HİÇ BU KADAR CANIM YANMAMIŞTI...
Siz bu başlığı, hiç bu kadar isyan etmemiştim gibi de okuyabilirsiniz.
Elbette bunca yaşıma sığdırdığım çok daha fazla canımı yakan olaylar yaşadım.
Ama bu gün öğleden sonra gözlerimle, kulaklarımla, bütün benliğimle şahit olduğum bir şey çok canımı sıktı. Aynı zamanda çok canımı yaktı.
Bu güne kadar sosyal medyada okudum, gazete sayfalarında okudum, televizyonların haber bültenlerinde izledim ama hiç şahit olmamıştım.
Yer Denizli'de, Kuru bakliyat, çerez, Baharat ve şekerleme satan bir alış veriş merkezi.
Bu iş yerinde herkes ne alacaksa, ne kadar alacaksa almak istediği ürünü poşetlere kendisi koyuyor, tartı yapılan bölümde tarttırıp fiyat etiketi aldığı ürünün üzerine yapıştırıldıktan sonra kasaya gidip ödemesini yaparak işletmeden ayrılıyor. sistem bu şekilde işliyor.
Bir şeyler aldım tartı yapılan yerdeyim önümde tahminen 65-68 veya 70 yaşlarında bir bayan var.
Elindeki poşetleri tartı yapan görevliye uzattı ve, oğlum bunların kaç lira tuttuğunu bana söylermisin diye sordu.
Poşetlerde un ve pirinç var.
Görevli çocuk tarttıktan sonra hesaplayarak teyze 40 Lira tutuyor dedi.
Bayan, tamam evladım sen poşetlere etiket yapıştırma diyerek poşetleri geri aldı.
Konuşmalara bire bir kulak misafiri olduğum için dikkatimi çekti.
Merak ederek bayanı izlemeye başladım.
Bayan bir kenara ayrılarak cüzdanındaki paraları saymaya başladı. Avucuna doldurduğu paraların hepsi metal para, tek tek hepsini saydı.
Sonuç, cüzdandan 40 lira para çıkmamıştı.
Bayan elindeki poşetler ile aldığı ürünlerin reyonuna doğru yöneldi. Belli ki gramajları azaltarak cüzdanında çıkan para kadar ürün alma yoluna gidecekti.
Tahminim doğru çıkmıştı. Bayan elindeki pirinç poşetinin ağzını açıp boşaltmaya yelteniyordu ki, yanına yaklaşıp hanımefendi lütfen izin verin ödemeyi ben yapayım dedim.
Bayan bana doğru döndü, oğlum buna gerek yok ben bunu kabul edemem teşekkür ederim dedi.
Israr ettim. Lütfen müsade edin dedim, bütün ısrarlarıma rağmen kabul etmedi.
Bana en çok koyan ne oldu biliyormusunuz?
Elini yanağıma koyarak hadi oğlum buradan git dedi.
Yaşım 65.
Çok canım yanmıştı, büroya nasıl geldim bilemiyorum.
70’lik Rakı içsem bu kadar sarsılmazdım.
Ülkeyi yönetenler halâ masal anlatmaya devam ediyorlar.
Yok efendim şöyle olacakmış ta, yok efendim böyle olacakmış ta, enflasyon falanca ayın 35’ inde düşecekmiş te, mişte miş, mışta mış.
Vatandaşın cüzdanından un ve pirinç almak için 40 lira para çıkmıyor.
İşin en acı tarafı ise halâ AKP iktidarına ve anlattıkları masallara inanan insanların olması.
Yazık ,çok yazık, uyanında balığa gidelim!..