Dün şef’im ziyaretime geldi.

İade’i ziyaret. Bazen oluyor böyle.

Şef’in kim olduğunu daha öncede de yazmıştım.

Osman Nuri Boyacı, Denizli Gazeteciler Cemiyeti Başkanı.

‘Şef’, son günlerde çok yoğun çalışıyor.

15 günü geçti görüşememiştik.

Geldiği anda televizyonda, Gazeteci Merdan Yanardağ’ın tutuklanma haberi veriliyordu.

Çay içtik biraz muhabbet ettik.

Bana tavsiyelerde bulundu.

Abi, bırak artık siyasi yazılar yazmayı ortamı görüyorsun gibi sözler söyledi.

Aslına bakarsanız benim aklımda yazı yazmak gibi bir düşünce de yoktu.

Hani Eşşeğin aklına karpuz kabuğunu düşürmek deyimi var ya.

Aklıma karpuz kabuğunu düşürdü.

‘Şef’ gittikten sonra, boş boş ekrana bakıyorum ne yazsam diye?

Aslında konu yokluğundan değil.

Kafamda sadece tek bir konu olduğundan, başka bir mevzuya odaklanamıyorum.

Ama o kadar öfkeli, o kadar delirmiş durumdayım ki, bu ülkede basın ve fikir özgürlüğü olmadığı için, düşündüklerim ve yazdıklarım nedeniyle başımı belaya sokmaya da hiç niyetim yok.

Hani bizi fakirleştiren, enflasyonu uçuran, üretimi durma noktasına getiren dış güçler var ya!

İşte o dış güçler bana dava falan açar diye korkuyorum.

Malum o dış güçler adaleti de satın aldı.

Bütün oyunları bizim üzerimize oynuyorlar.

Kıskanıyorlar. Kıskançlıklarından kudurmuş vaziyetteler.

Bizi yok etmek istiyorlar.

Ama yazsam kime ne faydası var, yazmasam gönül razı değil durumu.

Yat kalk hepimizin tek konusu zaten belli.

Bir inadın, bitmek bilmez bir nefretin, kinin altında kalıcı olarak fakirleştik daha da fakirleşeceğiz.

Toprağının her karışından bereket fışkıran bir ülkede bize birileri geberin amk deyip kahkahalar atıyor, alay ediyorlar. Kendilerini zengin ettikçe ediyorlar, Doymuyorlar, Sınırları yok.

Ama kardeşim bize de Türk milleti olarak Allah tarafından bir dayanma gücü verilmiş ki, öyle böyle değil.

Sabır desen genlerimizden geliyor bu konuda efsunluyuz.

İnat mı ? ona zaten söylenebilecek tek kelime yok.

Bu kadar tahrik edilmeye karşı bekleyelim bakalım. Neler olacak? Nereye sürükleneceğiz?

İyice çıldıralım, birbirimize iyice düşelim. Öfkemize mağlup olalım.

O her şeyin sorumlusu dış güçler bakalım başımıza daha ne işler açacak?

Bu sessizlik korkutucu.

Her şeyi boş verdim de,” YANARDAĞ” gibi patlayacağız diye çok korkuyorum.

İnanın bu yalnızlığımıza, bu bir başına kalmışlığımıza çare bulabilirmiyiz, sizin gibi ben de bilemiyorum.

Size bir şey söyleyeyim mi?

Kedi yakaladığı fareyi, delirtmeden yemezmiş…