Yerel seçimler için partiler adaylarını belirledi. Kırk gün sonra seçmenler sandığa gidecek.
Halkın gündemine bakılırsa, henüz seçim falan umrunda değil. Varsa yoksa "pazar".
Pazar'ın, halkın gündemini bu denli etkileyebileceği kimin aklına gelirdi?
Pazarlar yanıyor!
Marketlerde müşteriler donuyor!
Etiketlerde "kilo" değil, "yarım kilo" yazıyor.
"Tanzim satışları" gibi göstermelik girişimlerin aldatıcı ve geçici olduğunu bilmeyen mi var?
Seçimler, 31 Mart pazar günü yapılacak ama asıl "pazar" halkın kesesinde...
işin ilginç yanı, "muhtarlık" seçimleri daha bir yoğunluk kazanmış durumda. Her mahallede çok sayıda aday var. Adayların çoğunun bayan olması da başka bir ilginç nokta. Kadın elinin seçimlere el atması sağlık işareti gibi görünüyor.
İTTİFAK MESELESİ
Genel seçimlerde yaşanan süreç, yerel seçimlerde de yoğunlaşarak sürüyor.
Ne var ki, kamuoyuna yansıdığı kadarıyla oldukça ilginç görüntülere tanık oluyoruz.
İlkesizliğin damgasını vuracağı bir seçim yaşanacak gibi görünüyor.
Adaylar, ev gezmesi gibi kapı kapı dolaşmakta!
Sabah bir partiye giden, öğleyin kendisini başka bir partide görebiliyor.
Vatandaş da başını kaşıya kaşıya kel olma yolunda mesafe alıyor!
İTTİ... FAK..
"Cumhur ittifakı" kendilerini "meşru" sayarken,"Millet ittifakı"nı tükaka görüp öteliyor. Daha neler neler...
Sağla sağın, solla solun ittifak yapması doğal sayılır. Bizde ise tam tersi bir durum gerçekleşiyor. Yaşayıp gördüğümüz manzara bu. İlkesizlik dediğimiz.yani...
Partiler kendilerini "saklayarak" bir başka partiya karşı müşterek bir koro oluşturuyor. Çıkan seslere bakılırsa "akort" bozukluğu gayet doğal...
BÖL...ÖCÜ...
Epeydir siyasete uzak kaldıysak da, çokça dost arkadaş "bölmeyin!" teranesini ağzından yine düşürmüyor.
Özellikle anamuhalefete mensup olanlar, DSP'ye dikleniyorlar!
Zamanı mıymış?
Memleket meselesiymiş!
Niye seçimlere giriliyormuş?
İttifak yapmayı düşünmediğiniz, yok saydığınız ve hatta "DSP mi var" diye hiçlediğiniz bir partiye bunca yüklenmenin anlaşılabilirliği var mıdır?
DSP gerek genel, gerekse yerel pek çok seçime girmemiştir. Peki o zaman iktidar mı oldunuz? Yerelde belediyeleri silip süpürdünüz mü?
ANIM... SAYIN!
Yımaz Büyükerşen, Ahmet Piriştina, Seyit Torun,Aziz Kocaoğlu, Hakan Tartan, Erdoğan Toprak... Daha da sayılabilir. Onlarca ilçe Belediye Başkanı ve yönetici gösterilebilir.
Bu Belediye Başkanları ve siyasetçiler sizlere birşeyler anımsatıyor mu?
Zahmet edin de araştırıverin!
İttifak oluşturmayı akla bile getirmediğiniz bir partiye "niye seçime giriyorsunuz?" Ya da, "niye bizden gelenleri aday yapıyorsunuz?" gibi söylemler siyasete yakışan şey midir?
Madem "etik" olunacak, bunu kendinizden başlayarak gerçekleştirmek daha şık ve doğru olmaz mıydı?
Partiler niçin vardır?
Bir partinin, başka bir partinin "içişlerine" müdahele etmesi çok mu demokratiktir?
Seçmen yurttaşlar "kara kara" düşünmektedir...
Umarım, sandıklardan "ak ak" oylar çıkar!
Özkan Fidan